Her öğrenci, ders çalışmak istediğini ancak çalışırken sıkıldığını dile getirir. Birçok kişinin başına gelen bu durumu, atlatmanın farklı yolları var. Ancak bu yolları denemeden önce kendinize gerçekten çalışmak istediğinize dair telkinlerde bulunmalısınız. Gerçekten başarmak istediğinize kendiniz inanmalısınız. Aksi halde yarım saat çalışır, iki saat sıkılırsınız.
İçerik
Özellikle sınav hazırlığında olan öğrencilerin yaşadıkları stres, ders çalışma motivasyonlarını da engeller. Çalışmak için masaya oturduğunuzda enerjinizi dibe çeken soru işaretleriniz varsa onlardan kurtulun. Aklınızı devamlı meşgul eden başaramama korkusu, sınav gününün yaklaşmış olması ya da sınav günü endişesi çalışma sırasında sıkılmanıza engel olur. Bunun önüne geçmek için düşüncelerinizi boşaltıp o şekilde ders çalışmaya başlayın.
Ders çalıştığınız ortam, sizi mutlu edecek nesneler barındırıyorsa sıkılganlığınız daha kolay aşılır. Dikkatinizi dağıtmamak şartıyla, ders çalışma masanıza bir resim birkaç küçük süs koymanız durumu kolaylaştıracaktır.
Özellikle kendi odanızda ve kendi masanızda çalışmaya alışmanız gerekir. Bu alışkanlığın sıkılmaya dönüşmemesi için iki ayda bir masanızın yerini değiştirebilirsiniz. Aynı odanın içinde farklı dekorasyon yöntemleri, dikkatinizi daha canlı tutabilir.
Ders çalışırken çok sıkıldığınız için elinizin altında olan telefondan yardım alıyorsanız, bu kendinize yaptığınız en büyük kötülüktür. Çalışma saatleri içerisinde değil masada, odada bile bulunmaması gerekir. Çünkü telefon, zaten başlı başına bir el alışkanlığıdır. Bir de sıkılma dahil olunca kontrolsüz kullanım söz konusu olabilir.
Sıkılmaya engel olmak için izleyeceğiniz temel yöntem şu olmalı: Çalışma saatinizi 1,5 saatten fazla tutmayın. Bu 1,5 saat içinde telefonunuzu başka bir odaya bırakın. Süre dolduktan sonra yarım saat dinlenin. Bu dinlenme arasında, istediğiniz kadar kullanın. Bu yöntem, telefona daha çabuk kavuşmak için zamanın hızlı geçmesine yardımcı olacak. Ayrıca sıkılma fırsatınız da kalmayacak.
Ders çalışma sırasında sıkılmaların temel nedeni, ne yapacağınızı bilememenizdir. Nereden başlayıp, ne kadar ilerleyeceğinize karar veremezseniz oturur oturur boş boş beklersiniz. Planlı ders çalışan öğrenciler, hem eğlenmeye hem de çalışmaya yeterince vakit ayırabildikleri için asla sorun yaşamazlar. Çalışılan zaman dilimlerinin sonunda, sizi bekleyen kaliteli zaman geçirme aktivitesi olduğunu bilirseniz sıkılmanıza gerek kalmaz.
Haftanın beş günü yalnız çalışıyorsanız iki günü de kalabalık çalışma tekniğini deneyin. Kalabalık ders çalışma, aynı zamanda bilmediğinizi akran eğitimi ile daha rahat öğrenmenizi sağlar. Arkadaşlarınızla sırayla konu anlatım ya da test çözümü yaparsanız ders anlatırken de ders dinlerken de sıkılmazsınız.
Çalışma saatleri içerisinde, özellikle yazarak çalışılması gereken sözel dersler, çok daha sıkıcı gelecektir. Buna engel olabilmek adına kendinize göre yöntemler üretmelisiniz. Sıkılmaya engel ilk adım eğlenmektir. Notlarınızı tutarken renkli kağıtlar, farklı emojinler ve sohbet havasında cümleler kullanın. Daha az sıkıldığınızı fark edeceksiniz. Ayrıca daha sonra dönüp baktığınızda da aklınızda daha fazla yer ettiğini göreceksiniz.
Ders sırasında enerjiniz azaldığında, sıkıldığınızda ya da uykunuzun geldiğini anladığınız anda kahve içerek biraz daha devam edebilirsiniz. Hem uykunuz açılır hem de sıkılganlığınız dağılır. Kısa bir yenilenme molası vermiş olursunuz.
Ders çalışma sırasında yeme içme pek de verim getirmez. Farklı abur cubur ya da meyve yeme gibi durumlara girmeden sadece bir bardak kahve ile çalışma saatini uzatabilirsiniz. Kahve, ders motivasyonunuzu tetikler daha rahat odaklanmanızı sağlar. Ancak her şeyin fazlası olduğu gibi kahvenin fazlası da zarardır. Çok tüketmeniz, uyku düzeninizin bozulmasına neden olacaktır.